Çocuğa cinsel istismarda bulunan imamın cezası bozuldu: ‘Gönüllü vazgeçti’
Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde 24 Temmuz 2021’de görevli olduğu camide 9 yaşındaki erkek çocuğu imam odasına kilitleyerek cinsel saldırıya uğrayan İmam Kadri Özkaya’ya verilen 21 yıl hapis cezası Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesi tarafından bozuldu.
Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin “cinsel istismara teşebbüs”18 ve “kişiyi hürriyetinden mahrum bırakmadan” verdiği cezayı “cinsel istismara teşebbüs”18 ve “kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmadan” artırarak bozduğuna karar veren Yargıtay, Özkaya’nın cinsel saldırıdan vazgeçmesini çocuğun direnmesi üzerine kabul etti. Özkaya’nın isteyerek vazgeçtiğini belirten İstinaf, yapılan hatanın ‘basit cinsel istismar’ kapsamında değerlendirilmesini istedi.
Yargıtay, sanık imamın eylemlerini sonuna kadar götürme imkanı olmasına rağmen, mağdurun ‘direnmeyi aşması’ dışında önemli bir sakınca görmeden hareketini re’sen sonlandırdığını belirterek, ‘nitelikli cinsel istismar suçunu işlemeye teşebbüsün’ cezalandırılamayacağına karar verdi. Sanığın feragatnameye kadar olan eylemi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 103/1 maddesinde düzenlenen ‘basit cinsel istismar suçu’ olarak değerlendirildi.
TUTUKLUĞA DEVAM KARARI
Cinsel istismara uğrayan çocuğun imamın saldırısına karşı direnmesini ve sanığın ısrarını ‘zorlama’ olarak değerlendirmeyen Yargıtay, ‘hürriyetten yoksun bırakma’ suçlarından verilen cezayı verilen ceza nedeniyle bozdu. ‘İlave ceza tayini’ nedeniyle zam ve çocuğun imam odasına kilitlenmesi.
Yargıtay, Özkaya’nın tutukluluğuna yapılan itirazı reddederek Özkaya’nın tutukluluğunun devamına karar verdi.
Ne oldu?
Bağlar ilçesinde 24 Temmuz 2021’de imamlık yaptığı sırada Kuran kursuna başlayan CD isimli 9 yaşındaki çocuğa cinsel saldırıda bulunan Kadri Özkaya, Diyarbakır 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada “çocuğu nitelikli istismar” hatasından 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Eylemin ‘cebir’ kullanılarak işlenmesi nedeniyle cezası artırılırken, Özkaya’nın cezası da 27 yıla çıkarıldı. Hareket teşebbüs aşamasında kaldığı için Özkaya’nın bu hatadan aldığı ceza, sanığın “geleceğe etkisi” dikkate alınarak önce 20 yıl 3 ay sonra da 16 yıl 10 ay 15 güne indirildi.
Özkaya’ya ‘kişiyi özgürlüğünden yoksun bırakma’ hatasından 1 yıl hapis cezası verilirken, cebir kullandığı gerekçesiyle cezası 2 yıla çıkarıldı. Ceza, çocuğa karşı işlenen suçta 4 yıla, cinsel saikle işlenen suçta ise 5 yıla çıkarıldı. Özkaya, ‘çocuğu nitelikli istismar’ ve ‘hürriyetten yoksun bırakma’ hatalarından toplam 21 yıl 10 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, ‘kamu görevi veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanma’ ve ‘çocuklara yönelik zincirleme cinsel istismar’ kabahatlerinin cezalandırılmasını tercih etmedi.
Mahkemenin verdiği kararla ilgili olarak, Diyanet İşleri Başkanlığı heyetinde bulunan Özkaya’nın “kamu görevi veya hizmet ilişkisinden sağlanan nüfuzu kötüye kullanmak” kabahatinden ceza almadığı, unsurların bulunduğu savunuldu. Sanık sadece Kuran öğretmeni olduğu için “kamu görevi veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanma” suçu oluşmadı.
ZİNCİR KARARLAR UYGULANMADI
Mahkeme gerekçeli kararında, savcılığın ‘çocuğa karşı zincirleme cinsel istismar’ kabahatinin cezasında iki kez işlenen bir hata nedeniyle artırım uygulamadığını, ‘çocuğun olaydan sonraki ilk ifadesinde olayın bir kez yaşandığına dair beyanda bulunmasını’ dikkate aldı. Mahkeme, peş peşe verilen kabahat kararlarının ceza olarak uygulanmamasını şu sözlerle gerekçelendirdi: “Mağdur algısı, yaşına göre zaman zaman tam olarak gelişmemiş olabilir, bu nedenle sanığın davanın hararetinde ilk aşamada verdiği ifadeler dikkate alınarak sanık hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 43. maddesi uygulanmadı.”
SAVCILIK VE MAĞDURLAR İTİRAZ ETTİ
Gerekçeli kararın açıklanmasının ardından maktulün avukatı Yasin Karadeniz, sanığa ceza indirimi uygulanmasına, art arda kusur kararlarının uygulanmamasına ve hatanın kanun yolu ile yapıldığına karşı Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurdu. ‘Kamu görevi veya hizmet ilişkisi tarafından sağlanan nüfuzu kötüye kullanma’ suçuna bu yönde herhangi bir ceza verilmemesine rağmen. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, peş peşe verilen hatalı kararların uygulanmayarak ceza indiriminin uygulanmamasına ve cezanın artırılmamasına karşı Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurdu.
TUTUKLANMASINA KARŞI TASARLANDI
Gerekçeli kararla Diyanet İşleri Başkanlığı ekibinde yer alan İmam Özkaya’nın halen görevinde olduğu ortaya çıktı. Gerekçeli kararın Siirt Müftüsüne sevk edilmesi kararıyla gözaltına alınan Özkaya’nın olay sonrası açığa alınmadığı ve Siirt’te bir camiye atandığı ortaya çıktı. Özkaya’nın tutuklanmasına rağmen görevden alınmadığı öğrenildi. (HABER MERKEZİ)